YATSI NAMAZI VAKTİ
Geleneksel bize öğretilen Yatsı namaz vakitin,herhangi bir delile dayanmayan,sabah namazına kadar uzatmışlardır.
Yatsı namazı bitimi, şu an uygulandığı şekilde ve ilmihal kitaplarında yazıldığı gibi sabah namazına kadar değil gece karanlığının çöktüğü ana kadardır.Yani batı ufkunda gündüze ait alametin kaybolması göğün her tarafının aynı hale gelmesi.Oysa insanlar, yatsı ile sabah namazı arasında yatıp dinlenecekleri için bu vakitte kimsenin rahatsız edilmemesi gerekir.Örneğin :Güneş batmasından itibaren 90 dk. civarında yatsı namazı çıkmış oluyor. Yani yarısı 45.00 dk.civarı Akşam namazı vakti, ise yarısı 45.00 dk.Yatsı namazıI vaktidir. Hud 11/114 de gecenin gündüze yakın kısmı Batı ufkunda gündüze dair işaretlerinin sürdüğü demektir. İsra 17/78 kararmasına kadar denmektedir.Bu da alametlerin kaybolmasıyla gasakul leyl dediğimiz kararma ile en uzaktaki yıldızlar gözükünce, yatsının vakti çıkmıştır.
Bu ayet üç vaktin dinlenme vakti olduğunu belirtiyor.
Nur 24/58 Siz ey iman edenler! Sağ ellerinizin malik olduğu ile sizden olup sahip olduğunuz kimseler ve içinizden ergenlik çağına ulaşmamış olanlar (dahi), günün şu üç vaktinde yanınıza girmeden önce sizden izin istesinler: sabah namazından önce, öğleyin elbiselerinizi çıkarıp istirahata çekildiğiniz vakit ve yatsı namazından sonra. Bu üç vakit sizin için mahremiyet vakitleridir. Bu vakitler dışında birbirinizin yanına girip çıkmanızda, sizler için de onlar için de herhangi bir beis yoktur. Bu mesajları Allah size işte böyle açıklamaktadır: zira her hükmünde tam isabet sahibi olan Allah, (yarattığı insanı) çok iyi bilmektedir.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لِيَسْتَأْذِنكُمُ الَّذِينَ مَلَكَتْ أَيْمَانُكُمْ وَالَّذِينَ لَمْ يَبْلُغُوا الْحُلُمَ مِنكُمْ ثَلَاثَ مَرَّاتٍ مِن قَبْلِ صَلَاةِ الْفَجْرِ وَحِينَ تَضَعُونَ ثِيَابَكُم مِّنَ الظَّهِيرَةِ وَمِن بَعْدِ صَلَاةِ الْعِشَاء ثَلَاثُ عَوْرَاتٍ لَّكُمْ لَيْسَ عَلَيْكُمْ وَلَا عَلَيْهِمْ جُنَاحٌ بَعْدَهُنَّ طَوَّافُونَ عَلَيْكُم بَعْضُكُمْ عَلَى بَعْضٍ كَذَلِكَ يُبَيِّنُ اللَّهُ لَكُمُ الْآيَاتِ وَاللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ
Yâ eyyuhâllezîne âmenû li yeste’zinkumullezîne meleket eymânukum vellezîne lem yeblugûl hulume minkum selâse merrât(merrâtin), min kabli salâtil fecri, ve hîne tedaûne siyâbekum minez zahîrat(zahîrati), ve min ba’di salâtil ışâi, selâsu avrâtin lekum, leyse aleykum ve lâ aleyhim cunâhun ba’de hunn(hunne), tavvâfûne aleykum ba’dukum alâ ba’d(ba’dın), kezâlike yubeyyinullâhu lekumul âyât(âyâti), vallâhu alîmun hakîm(hakîmun).
Nur 24/59 Ama çocuklarınız ergenlik çağına ulaştıklarında, kendilerinden büyüklerin yaptığı gibi (yanınıza girmek istedikleri her zaman) izin istemelidir. Mesajlarını Allah size işte böyle açıklamaktadır: zira her hükmünde tam isabet sahibi olan Allah, (yarattığı insanı) çok iyi bilmektedir.
وَإِذَا بَلَغَ الْأَطْفَالُ مِنكُمُ الْحُلُمَ فَلْيَسْتَأْذِنُوا كَمَا اسْتَأْذَنَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ كَذَلِكَ يُبَيِّنُ اللَّهُ لَكُمْ آيَاتِهِ وَاللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ
Ve izâ belegal etfâlu minkumul hulume felyeste'zinû kemâste'zenellezîne min kablihim, kezâlike yubeyyinullâhu lekum âyâtihî, vallâhu alîmun hakîm(hakîmun).
Ayette insanlar fırsat bulunca, sabah namazından önce, öğlen vaktinde ve gecenin uzun olan bir kısmında uyku dinlenme vakti olarak ve Müzzemmil 73/20, Şüphesiz Rabbin ,senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, yarısını ve üçte birini ibadetle geçirdiğini biliyor''ayetiylede dilerse teheccüde kuran okumaya gecenin bir kısmınıda ibadet için kalkmasına vesile olur.İşte Böylelikle; İnsanlar, yazın uzun günlerin ve kısa gecelerin zorluğunu yaşamaz,gündüz erken vakitte daha zinde kalkma alışkanlığını kazanır.Gece dinlenme ve teheccüd için vakti değerlendirebilir.Peygamber a.s ve ashâbı, Arabistan'ın aşırı sıcaklarından korunmak ve gece ibadetlerini yapabilecek gücü kazanmak için, önemli işleri olmadığında "kaylûle"den yararlandıkları rivayetlerde geçmektedir.
Allah rasulu'nden İbn Abbas’ın r.a tarafından rivayet edilen cebrail aleyhisselamın imamlık yaptığı namaz vakitleri
Cebrail Kâbe’nin yanında bana iki kere imamlık yaptı. Birincisinde öğle namazını, gölgeler bir ayakkabı kayışı kadar iken kıldırdı. Sonra her şeyin kendi gölgesi kadar olduğu zaman ikindiyi kıldırdı. Güneşin battığı ve oruçlunun iftar ettiği saatte akşam namazını kıldırdı. Şafağın (batı ufkundaki kızıllığın) kaybolduğu saatte de yatsıyı kıldırdı. Sabah namazını da tan yerinin ağardığı, oruç tutana yemenin içmenin yasak olduğu saatte kıldırdı.
Cebrail ikinci kez imamlık yaptığında öğle namazını, dünkü ikindi vaktinde, her şeyin gölgesinin kendi boyu kadar olduğu vakitte kıldırdı. İkindiyi, her şeyin gölgesi kendinin iki katı olduğu vakitte kıldırdı. Sonra akşam namazını ilk günkü vaktinde kıldırdı. Sonra yatsı namazını gecenin üçte biri geçmekte olduğu sırada kıldırdı (حِينَ ذَهَبَ ثُلُثُ اللَّيْلِ). Sabah namazını da ortalık aydınlandığında kıldırdı. Sonra Cebrail bana döndü ve dedi ki, «Ya Muhammed, bu senden önceki nebilerin ibadet vaktidir. İbadet vakti bu iki vaktin arasıdır.
Elhamdülilah Rabbil Alemin.
YanıtlaSilAllah razı olsun Zeynep abla